Güneş enerjisinden soğutma sistemlerinin sahibi Solitem, güneşi bol birçok ülkedeki büyük yapılara, AVM’lere, otellere, hastanelere parabol güneş kolektörleri kurarak yüzde yüz yeşil enerji kaynağı sağlıyor. Sıfır karbon emisyonu gerçekleştiren sistem, enerji kaynağını geniş alanlara kurulan parabol güneş kolektörleri sayesinde depoluyor, 180-200 derecede buhar elde ederek, soğutma için kullanıyor. Güneşi çok olan ülkelerin en büyük ihtiyacı olan soğutma için böylece elektrik yerine güneşin kendisi kullanıyor. Kurulan sistem 5 ila 7 yıl arasında kendisini amorti ediyor ve 20 sene boyunca bedava enerji kullanımını sağlıyor.
Dünyada teknolojik devrim ve son yılların en önemli buluşu olarak nitelendirilen güneş enerjisinden soğutma sistemlerinin mucidi Dr. Ahmet Lokurlu; artık yeryüzünde yaşanan enerji krizleri ve savaşlarının yanı sıra kullanılan enerji kaynaklarının da dünyaya korkunç zararlar verdiğini hatırlatarak, “Üzerinde 10 yıla yakındır çalıştığım bu sistemle, enerji kaynaklarının optimize edilerek verimli kullanılmasını sağlayan bir teknoloji geliştirdim” diyor.
Solitem sistemleri nerelere kuruluyor?
Dr. Lokurlu, Solitem sistemlerinin; Türkiye, Kıbrıs, Fas, Ürdün ve Almanya gibi ülkelerin büyük AVM’lerinde, hastanelerinde, otellerinde kurulduğunu, Meksika ve Brezilya’da ise kurulum çalışmalarına başlandığını belirtiyor. Lokurlu: “Küçük yapılar için henüz verimli maliyetlerde kurulamamasından dolayı büyük yapılarda olan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sistemimizin evlerde de verimli enerji kaynağı oluşturması için çalışıyoruz, ileriki zamanlarda evlerde de Solitem sistemlerini optimize ederek kurulumları yapmayı planlıyoruz” diyor.
Sistemin maliyeti nedir?
Sistemin maliyetinin, yapıların özelliklerine göre değişiklik gösterdiğini belirten Ahmet Lokurlu, kurdukları sistemlerle ne kadar enerji elde ettiklerini şu şekilde örneklendiriyor: “3000 m2’lik bir alanın 1500 m2’sine parabol güneş kolektörlerimizi yerleştiriyoruz. Bu kurulan sistemden 750 kilowatt buhar ve bu buhardan yaklaşık 1 megawatt soğutma elde ediyoruz” diyor.
Dünyadaki trend yeşil binalar
Ahmet Lokurlu, Almanya gibi gelişmiş ülkelerde emlak yatırımcılarının ve müşterilerin yeşil evlere yöneldiğini belirterek, bunun büyük bir farklılık olduğunu açıklıyor ve devam ediyor; “Artık herkes aynı konforda aynı estetikte, güzellikte binalar yapabiliyor farklı ve önemli olan yeşil binaların yapılıyor olması. Teknolojiyi satın alma kültüründeki yatırımcılar ise diğer emlak yatırımcılarından büyük farklılık göstererek, yeşil binalar üzerine yatırım yapıyor” diyor. “Yeşil binalar yapan yatırımcılar sermaye sahibi olarak hem yeryüzüne olan duyarlılıklarını gösteriyorlar, hem de bu teknolojiyi satın alarak, enerjiyi kullanmada verimli ve optimist davranıyorlar. Aynı zamanda ekonomik kazanç sağlıyorlar” şeklinde açıklamada bulundu.
Sistem nasıl çalışıyor?
Solitem teknolojisinin esas odak noktası yenilenebilir enerjilerin, özellikle yüksek sıcaklıklarda güneş enerjisi teknolojisinin, büyük ölçekli yapıların mevcut enerji sistemlerine entegrasyonunun sağlanması. Solitem teknolojisi; oteller, sanayi ve turistik tesisler gibi benzer büyük ölçekli yapılar için entegre enerji tedarik sistemi geliştiriyor. Sistem içerisinde gereken ısının büyük bir kısmı parabolik güneş kolektörleri tarafından sağlanıyor ve geri kalan kısım için kojenerasyon sistemi (ısı ve elektrik enerjisini aynı sistemde ortak kullanan daha verimli sistemler) ya da buhar kazanları kullanılıyor.
Solitem Group’un pazara sunduğu ilk ürünü Solitem PTC olarak tanımlanan Parabolik Güneş Kollektörleri. Parabolik Güneş Kollektörleri’nin düz kollektörlere göre yüksek sıcaklık gibi birçok avantajları var ve güneş enerjisi ile buhar üretimini mümkün hale getiriyor. Solitem Parabolik Güneş Kollektörleri, dünyada ilk kez çatı ve park alanları üzerine yapılan uygulamaları ile büyük ölçekli yapılarda güneş enerjisi destekli soğutma ve buhar üretimi uygulamalarını sunuyor. Sistem ihtiyaç duyduğu bu atıl yerleri hem enerji kullanım alanlarına dönüştürüyor, hem de gölgeleme yaparak ikinci fayda yaratıyor.