2013’ün İlk 6 Ayında HES’lerin Katkısı 6,1 Milyar TL

By | 26 Temmuz 2013

hes-2013
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü ve özel sektör tarafından Türkiye‟de işletmeye açılan hidroelektrik santrallerinin (HES) ürettiği elektriğin 2013‟ün ilk 6 ayı itibariyle ülke ekonomisine katkısı 6,1 milyar TL olarak gerçekleşti.
İlk 6 Ayda HES’lerin Payı Yüzde 29,2
Bu yılın ilk 6 ayında Türkiye‟de üretilen 116 milyar 288 milyon kilowat.saat elektrik enerjisinin yüzde 29,2‟si HES‟lerden sağlandı. Bu dönemde üretilen enerjide en büyük pay yüzde 41,3 ile doğal gaz ve lng yakıtlarından üretilen elektrik enerjisinin olurken, kömürün payı yüzde 24,2, fuel-oil+motorin+asfaltit +lpg+naftanın payı yüzde 1,7, rüzgârın payı yüzde 2,8, jeotermalin payı ise yüzde 0,5 olarak gerçekleşti. Netice olarak bu dönem elektrik üretiminde termik yakıtların payı yüzde 67,5 olurken yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 32,5 oldu.
“Türkiye Hidroelektrik Potansiyelinde Avrupa 2’ncisi”
Dünyada teknik hidroelektrik potansiyeli bakımından yüzde 1,5 paya sahip olan Türkiye‟nin, Avrupa‟da yüzde 17,5 pay ile Rusya‟dan sonra ikinci sırada yer aldığını belirten Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Eroğlu ise, “DSİ, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıldönümünün kutlanacağı 2023 yılına kadar Türkiye‟nin 216 milyar kilowatt.saat olarak hesaplanan teknik hidroelektrik potansiyelinin çevresel, teknik, ekonomik ve sosyal olarak yapılabilir kısmının tamamını özel sektör iş birliğiyle ülke ekonomisine kazandıracak.” diye konuştu.
“Cari Açığı Kapatmasında HES’lerin Rolü Büyük”
2012 yılında enerji ihtiyacının termik santrallerde üretilen enerji, petrol, doğalgaz ve kömür gibi fosil yakıtlardan karşılandığına işaret eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, üretilen bu enerji için kullanılan petrolün yüzde 92‟sinin, doğalgazın ise yüzde 98‟inin ithal edildiğinin altını çizdi.
2012 yılında 84 milyar dolar cari açığı olan Türkiye‟nin, aynı yıl içinde 60 milyar dolar enerji hammaddesi ithal ettiğini belirten Prof. Dr. Eroğlu, “Cari açığı kapatmasında HES‟lerin rolü büyük. İşletmeye alınacak HES‟ler ile enerji hammaddesi ithalatından kaynaklanan cari açığın önüne set çekilecek.” diye konuştu.
Temiz ve Çevreci Bir Elektrik Üretim Şekli
İklim değişikliği ile mücadele etmenin en etkin yolunun tabiata zarar vermeyen temiz ve çevreci bir elektrik üretim şekli olan HES olduğunu da ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, bu yöntemle karbondioksit salınımının en alt seviyede gerçekleştiğini söyledi. Prof. Dr. Eroğlu bugüne kadar işletmeye alınan HES‟lerin üretimiyle yılda yaklaşık 40 milyon ton karbondioksit salınımının engellendiğini belirterek, “HES‟leri devreye almamış olsaydık, ihtiyaç fosil yakıtlarla karşılanacak ve iklim değişikliğiyle mücadelede bir adım geride olacaktık.” dedi.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir