Nükleer Enerji'nin Geleceği

By | 3 Ekim 2010


Fizikçiler daha yeşil ve daha güvenli enerji türleri arayışını sürdürüyor. Yeni yöntemlerin denendiği çalışmaların önünde finansal ve teknik sorunlar bulunuyor.

Eski Sovyetler Birliği’ndeki Çernobil ve ABD’deki Three Mile Island nükleer felaketleri, sıfır emisyon vaadiyle yola çıkan nükleer enerjiye karşı olumsuz tutumu pekiştirdi.
Yaklaşık 20 yıldız gerileme dönemini yaşayan nükleer enerji son yıllarda tekrar rağbet görmeye başladı. ABD 20 yıldan sonra ilk defa yeni nükleer santrallere yeşil ışık yaktı. Çin ise 15 yeni santralin inşasını sürdürüyor.

Peki, nükleer yıldızı neden tekrar parlamaya başladı? Nükleer enerji santral güvenliği ve atık beteraf sorunları aşıldığında sıfır karbon emisyonu değerlerine sahip. Bu da küresel ısınma mücadelesi açısından önemli. Bir başka geçerli neden ise fosil yakıtların istikrarsız tedarik durumu. Enerji arz güvenliği açısından pekçok ülke nükleeri şart görüyor. Diğer yeşil enerji türlerine oranla nükleerin daha yüksek enerji gücüne sahip olması ise bir diğer unsur.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü Nükleer Enerji Ajansı tarafından bu yıl Haziran ayında yayınladığı bir raporda öngörülen değerler önümüzdeki 40 yılda dünya geneli toplam nükleer kapasitenin 320GW’den 1200GW’ye çıkacağını ön görüyor.
Nükleer enerjinin 2050 projeksiyonunun çizildiği raporda önümüzdeki yüzyılın ortalarında nükleerin hala önemli bir enerji kaynağı olacağının, fakat bu gelişmenin ancak yenilikçi teknolojilerle mümkün olduğunun altı çizildi.

Günümüzün santrallerinin önemli bir kısmı 1970 – 1980 teknolojilerini taşıyor. Bu santraller 2. nesil sayılıyor. 3. nesil santraller bu santrallerin güvenlik açısından iyileştirilmiş fakat çalışma mekanizması olarak aynı olan türlerine deniyor.
Nükleer gücü daha ileri aşamalara taşımak için uluslararası işbirliği şart görüküyor. Bu bağlamda 2001 yılında 9 ülkenin ortaklığında yenilikçi teknolojiler geliştirmek amacıyla Generation-IV International Forum (GIF) kuruldu.  4. nesil santraller için çalışan GIF, o zamandan bu yana Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu, EURATOM’u da içine alarak 13 üyeye genişledi.
Yeni nesil teknolojiler için milyarlarca doların harcanması planlanıyor.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir